Enerji, görünen bir şey değil fakat hissedilen bir durum. Örneğin bir insan bir ortama girdiğinde olumlu enerji alırsa daha mutlu hisseder, olumsuz enerji alırsa mutlu olmayabilir. Bunun yanı sıra insanlar, gerçekleştirdiği davranışlarla çevreye olumlu veya olumsuz enerji yayabilir. Çakralar, bu konuda önemli bir role sahip. Çakralar sayesinde insanlar hayata daha olumlu bakabilir ve refah içerisinde bir yaşam sürebilir.
Yaşam Enerjisi: Çakralarımız ve Özellikleri
Günümüzün en popüler konularından birisi de çakralar ve özellikleridir. Peki çakra kelimesi neyi ifade eder? Çakra, temelde bedenimizde bulunan enerjidir. Enerji ise gözle görülmeyen bir şey olsa da bedenimizin kuvvetli bir şekilde hissettiği bir olgudur aslında. Kısacası, bedenimizdeki her bir enerji noktası çakralarımızı, çakralarımız ise bedenimizdeki yaşam enerjisini temsil eder.
Bedenimizde yaşam enerjisini sağlayan toplam 7 tane çakra noktamız bulunmaktadır ve bu noktalar tıpkı organlarımızın birbirine bağlı çalıştığı şekilde çalışır. Öncelikle çakralar ile bilinmesi gereken en önemli nokta çakraların çalışmaması söylemlerinin yanlış olduğudur. Çakralar her zaman hareket halindedir, sadece az ya da çok çalışırlar. Bu durumda bedeninizde psikolojik ve enerjisel anlamda denge sarsıntısına neden olur.
Peki çakralarımızın dengesinin bozulması durumunda bize etkileri ne olabilir hiç düşündünüz mü?
Çakralarımız, bizim dünya ile enerjisel bağlarımızın olduğu noktalardır ve oluşabilecek herhangi bir dengesizlikte başta yaşam enerjimiz düşer, depresyona daha yatkın olabiliriz. Yine çevredeki olumsuz söylemlerden istemesek de etkileniriz. Çevremizdeki insanlara karşı tahammül eşiğimiz düşebilir, sevgi alıp vermede zorlanabilir hatta çoğu zaman kendimizi bulunduğumuz yere ait hissetmek konusunda zorlanırız. Bu nedenle bedenimizde bulunan 7 çakrayı ve işlevlerini bilmemiz gereken konular arasındadır.
İçerisinde bilmemiz gereken en önemli birinci çakra olarak da bilinen Kök Çakra yani Muladhara yer alır. İnsanı dünyaya bağlayan bu çakranın elementi toprak olup rengi ise kırmızıdır. Kuyruk sokumunda yer alan bu çakrada oluşabilecek herhangi bir dengesizlikte kişi kendini halsiz, sinirlilik, başarısızlık, yetersizlik hissine sahip, insan ilişkilerinde mesafeli ve hatta kendini hiçbir yere ait hissetmeme duygusu yaşar. Kök çakrada oluşabilecek dengesizlikler karşısında kırmızı rengi fazla kullanabilir, toprak elementi ile vakit geçirebilir, köklü meyve ve sebze tüketimini arttırabilirsiniz. Ayrıca kök çakra frekans müziklerinden faydalanabilir, doğada meditasyon yapabilirsiniz.
Çakralar içerisinde ikinci sırada Sakral yani Swadhistana yer alır. Rengi turuncu, elementi ise sudur. Simgesi lotus çiçeği olan sakral çakra arka kısımdan bel bölgesini önden ise göbek bölgesini temsil eder. Sakral çakrada oluşabilecek herhangi bir dengesizlik kişinin doğrudan yaratıcılığı ve doğurganlığı negatif yönde etkiler. Kişi kendisini suçlar, başarısızlık duygusu ve kurban psikolojisi hakimdir. Sakral çakrada oluşabilecek dengesizliklerde turuncu renklerini fazla kullanabilir, turuncu meyve ve sebze tüketebilirsiniz.
Solar Çakra bir diğer adıyla Manupira olarak bilinen göbek deliğinin kısmında yer alan üçüncü çakramızdır. Canlılığımızı ve özgüvenimizi temsil eden solar çakranın rengi sarı elementi ise ateştir. Bu çakrada oluşabilecek dengesizlikte risk almaktan korkar ve kendi sezgilerimize güvenmekte de zorluk çekebiliriz. Böyle bir durumda sarı renkli sebze ve meyveler sakral çakramızı dengelemeye yardımcı olacaktır.
Anahata yani kalp çakrası ise bedenimizde bulunan dördüncü çakra olur. Sevgi alıp verme dengemizi ifade eder. Elementi havadır, gögüs bölgesinde bulunur ve rengi yeşildir. Kalp çakrasında blokajlar olgunda kabullenme ve affetme duygusunda zorluk çekeriz. Bu nedenle geçmişte yaşadığımız olumsuzlukları şifalandırmak kalp çakrası için oldukça önemlidir. Ayrıca sevgiye açık olmaya yönelik olumlamalar, yeşil sebze ve meyveler yemek, evde evcil hayvan beslemek kalp çakrasını şifalandırıcı eylemlerdir.
Boğaz çakra ise beşinci çakramız olup Vishouddha olarak da bilinir. Doğrudan iletişimi ifade eder. Boğaz çakrası dengeli bir şekilde çalışmadığında kişi iletişimde özgüven problemi yaşar, kendini ifade edemez ve kekeme olabilir. Boğaz bölgesinde yer alır rengi turkuaz mavisidir. İletişimi ifade ettiğinden elementi de sestir. Taze meyve suları, bitki çayları, yaban mersini vb. mavi renkli yiyecekler, erik, kayısı, şeftali gibi meyvelerde boğaz çakrasına iyi gelecek yiyecekler arasında yer alır.
Ajna, üçüncü göz çakrası olup iki kaşımızın ortasında alın bölgemizde yer alan altıncı çakradır İçgüdülerimiz ve altıncı hislerimizle doğrudan ilişkilidir. Doğru çalıştığında ve dengede olduğunda sezgilerimizle hareket edebilir, olaylara geniş perspektiften bakabiliriz. Rengi çivit mavisi, elementi ise ışıktır. Mor gıdalar, su, tam tahıllar ve mantar gibi yiyecekler üçüncü göz çakramızı dengeleyen besinlerdir.
Son olarak Taç Çakra olarak bilinen Şahasrara ise baş kısmının en yüksek noktasında bulunan Tanrı ile bağlantı kurmamızı sağlayan noktadır. Bizi kozmik enerjiye bağlar ve inançlarımız taç çakra ile bağlantılı şekilde ilerler. Evrensel iyiliği ve iç huzuru sağlayan taç çakra dengede olduğu takdirde ileriye doğru adım atmak ve isteklerimizi gerçekleştirmek için doğru olanı bulmamıza yardımcı olur. Rengi menekşe moru olup elementi ise kozmik enerjidir. Hafif gıdalar tüketmek, adaçayı içmek ve tütsüler yakmak taç çakranın dengede olması için yapılabilecekler arasında yer alır.
Sizler de çakraların dengede olması için uyurken kısık sesle çakra dengeleme frekans müziklerinden yararlanabilirsiniz. Ayrıca tütsüler, aromatik yağlar eşliğinde çakra enerji dengeleme meditasyonları ile yoga ve reiki enerji çalışmalarından faydalanabilirsiniz. Çakra dengeleme meditasyonları esnasında kullanabileceğiniz doğal tütsülerimizi ve aromaterapi yağlarımızı chappal.co üzerinden keşfedebilir, güvenle alışverişinizi yapabilirsiniz.